Aldatıldığınızı Nasıl Anlarsınız?

İnsanlar yapısı gereği  topluluk halinde yaşarlar. Toplumun en küçük yapı taşı olarak bilinen aileler ise çekirdek yaşamı oluşturmaktadırlar. Aile fertlerimiz, atalarımız, aile hukukumuzu düzenleyen meddeler de belirtilen kurallar gereğince yaşamlarını devam ettirmektedirler. Fakat öyle olaylar olur ki insanlar, bu olaylar karşısında hem geleneklerimizi hem ailemizi hemde medeni kanunda belirtilen kanunları tanımıyor ve uygulamıyor hale geliyor. Bu durumların en önemli konusu aldatmadır. Aldatma durumu, toplumumuzda onaylanmayan, dışlama ihtiyacı duyulan ve ortaya çıkması durumunda birinci derecede boşanma nedeni olarak ile sürülen bir eylemdir. Fakat insanlar bütün bunları biliyor olsalar dahi eşlerini aldatmaktan kendilerini alıkoyamaz ve bilerek kendilerini küçük düşürecek davranışlar sergilerler. Doğanın ve hayatının ihtiyaçları doğrultusunda insanların birlikte yaşamak zorunda olduklarını belirttik. Bu birlikte yaşama durumu genel bir durumdur. Özel birliktelikler ise aile bireylerinin aynı evin içinde yaşaması durumudur. Çiftler, evlilik birliği sürdüğü zaman içerisinde birlikte yaşarlar. Çiftler arasında uzun süre birlikte bir hayat yaşamak bazen hayatı sıkıcı kılabilmekte ve tartışmalara yer açmaktadır. Bu sıkıcılığa ve tartışmalara birde dış etkenler katıldığında bazı insanların anlaşmazlık ve artık eski huzuru alamamaları sonucunda eşlerini aldatmaları kaçınılmaz bir olay haline gelmiş durumda. Kişilerin değişken ruh halleri bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda boşanmalar üzerine yapılan anketlerin sonucu incelendiğinde evli kişilerin %78 i eşlerini en az bir defaya mahsus karşı cins ile aldattığı ortaya çıkmıştır. Durum böyle olduğunda aldatmanın yada kişilerin aldatmaya meyilli oldukları bir düzenin içinde yaşıyoruz. Bu zamanlarda yaşamak oldukça zorlaşmakta ve her geçen gün bu zorluklarla daha fazla yüzleşiyoruz. Durum böyle olunca üstüne birde aile içindeki sorunlar eklendiğinde psikolojik rahatsızlıklar yaşıyoruz ve huzurumuz kaçıyor. Bu durum sonucunda kişiler artık huzuru ve mutluluğu ev dışında bir yerlerde aramaya başlıyor ve aldatmalarda böyle ortaya çıkıyor. Çiftler arasında görülen diğer bir olay ise, maddi durumu iyileşen kişilerin, daha fazla para kazanan kişilerin aldatmaya meyilli olması. Bu kişilerin karakteri değişmekte ve huzuru farklı kişilerde aramaları sonucu bu insanlara genel olarak halk dilinde, parayı buldu yoldan çıktı şeklinde söylemlerde bulunulur.
Günümüzden aile hayatında tatsızlıklar ve tartışmalar yaşadığımızda eşimizden soğuma aşamasına geliriz. Gününün büyük bir kısmını iş yerinde geçiren kişiler ise bu yalnızlık durumunu bir fırsat bilirler. Bu kişilerin büyük bir kısmı işte geçen bu süreç içerisinde hem cinsel hemde duygusal olarak aldatabilir.
Fakat kişiler aldatmaya meyilli olsalar da eşlerinin onlara karşı böyle bir davranış sergilemesini istemez ve eşlerini başkalarıyla paylaşmayı istemezler. Aldatma durumu, toplumda ve çiftler arasında istenmediği ve hoş karşılanmadığı için eşini aldatan kişiler aldatma eylemlerini saklamaya ve gizlemeye ihtiyaç duyarlar. Bu gibi olaylarda aldatma durumunun ortaya çıkmaması önemli bir rol oynamaktadır.
Kişilerin aldatma gibi bir durumun olup olmadığını anlaması için büyük bir zaman ve sabır gerekmektedir. Kişilerin sabırlı oldukları kadar dikkatli olması ve hissettirmeden araştırma yapması gerekmektedir. Ortaya çıkartılacak olan aldatma araştırmasının, mümkün olduğu kadar gizli yapılması ve en yakın gördüğü kişilere dahi bahsetmemesi gerekir. Aldatan kişi, eğer bu incelemeyi yaparken sizi yakalamışsa ilk yapmanız gereken şey bu durumu eşinize veya yakınlarınıza anlatmak olmalıdır. Yakalanmaması durumunda, hakkında elle tutulur ve net bir şekilde sonucu gösteren bir delil olmadığı süre boyunca durumdan hiç kimseye bahsetmemeniz tavsiye edilir.
Bizler yapımız gereği eğer işlediğimiz bir hata veya kusura varsa bunun gün yüzüne çıkmasını istemeyiz ve üstünü başka şeylerle örtmeye çalışırız. Eğer aldatma durumundan şüphelenip araştırma yapmaya başladığınızda eşinize yakalanırsanız oda bunu yapacaktır, yani kabul etmeyecek ve yalanlayacaktır. Kişiler herhangi bir odada basılsa bile yalanladığı gibi, sizin bir araştırma içinde olduğunuzu anladığında ve yakalandığınızda bu durum sizin aleyhinize bile işleyebilir. Fakat delilleri eşinizin haberi olmadan ispatlı bir şekilde bulmuşsanız bu zamandan sonra eğer isterseniz eşinizin sevgilisine manevi tazminat dahi açabilirsiniz. Eğer bunu yapmak istemezseniz hemen bir boşanma başvurusunda bulunabilirsiniz. Delilleriniz ahlaki ve kanun kurallarına uygun bir şekilde ise açacağınız davayı kazanma olasılığınız oldukça yüksektir. Bu durum sonunda eğer varsa çocuklarınızın ve kendi hayatınızın güvenliğini garanti altına almış olursunuz. Bu deliller kontrol edilir ve hukuk kuralları açısından herhangi bir sorun görünmez ise mahkeme hakimleri, sunulan delillere inanarak eğer varsa çocuklarınızın velayetine, nafakaya, maddi ve manevi tazminatlara hükmedebilir. 

Aldatıldığınızı nasıl anlarsınız? 

Eşinizin sizi aldattığını öğrenmeniz ve bunun sonucunda bunu delillerle ispatlamanız sizin açınızdan büyük bir öneme sahiptir. Bu yüzden eşinizden şüpheleniyorsanız onu ve hareketlerini çok iyi bir şekilde kontrol etmelisiniz. Dikkatli olmanız sizin için daha faydalı olduğu gibi süreci aksatmama açısından önemli bir yere sahiptir. Eğer eşinizi size yakan söylemeye başlamışsa, eve geç geliyorsa, eskisi gibi sizinle ilgilenmiyorsa bunlar küçük belirtiler olabilir. Fakat bunlar anlamak için yetmeyecek olduğu için daha detaylı bir analize ihtiyacınız olacaktır. Bu duruma birkaç örnek verecek olursak şu şekilde sıralayabiliriz;
Eşiniz son zamanlarda telefonuna şifre koymaya başlamışsa ve telefonunu sizden gizliyorsa, telefonunu sürekli yanında taşıyorsa, telefonunu istemenize rağmen vermekten saklıyorsa, sürekli sosyal medyada bir şeyler yapıyorsa bunlar diğer belirtiler olabilir. Bu durumlar genellikle aldatan bir tarafın gösterdiği reaksiyonlardır. Genellikle ev içinde veya yanında biri varken tedirgin ve huzursuzdur. Bunun sebebi yakalanacak olma korkusudur. Telefon çaldığında hemen telefonlarının ekranına bakarlar, huzursuz olurlar. Genellikle aldatma gibi bir durum var ise yanlış numaranın aradığını söylerler. Telefonlarını uyurken bile yastıklarının altına koyarlar, yanlarından ayırmazlar. Masaya ve sehpaya bırakmazlar. Eğer ki bırakırlarsa ekran genellikle aşağı gelecek şekilde koyarlar. Kullandığı diğer teknolojik aletlerde  şifreler ve korumalar mevcuttur.
Fakat bunların yanında önemli bir konu daha vardır. Eğer eşinizle aranızda eskisi kadar cinsel birliktelik yoksa, yada cinsel bir birliktelik olsa bile keyifsizlik, zamanın kısalması gibi durumlar hissediyorsanız bunlarda birer belirti olabilir. Eğer eşiniz artık eskisi kadar anlayışlı değilse, zaman zaman ayrılma konularını açıyorsa bunlarda aldatma olduğunun bir belirtisi olabilir. Bu gibi konular dışında şunları da örnek verebiliriz;
Eşiniz size karşı artık dürüst değil ve yalan söylüyorsa, giyimine eskisinden daha fazla özen gösteriyorsa, marka kıyafetler parfümler almaya başlamışsa, sürekli iş seyahatine veya akşamları bir yerlere gidiyorsa, kırıcı kelimeler sarf ediyor ve sizi artık eskisi kadar önemsemiyorsa bunlarda aldatmanın belli başlı örneklerinden bazılarıdır. 
Bu gibi olaylar dışarıdan değil, sadece aldatan kişinin eşi tarafından hissedilir. Yapmanız gereken öncelikle eşinizde bu değişikliklerden bazıları var mı bunları incelemelisiniz. Eğer bu farklıları fark ettiyseniz ve kuşkularınız daha fazla arttıysa boşanmak istediğiniz takdirde bunlar asla yeterli deliller olmayacaktır. Eğer bu delilleri savunarak bir mahkemeye başvuracak olursanız, siz istediğiniz kadar isteyin sonucu olumlu olmayacaktır. Hakimler bu delillere değil, eller tutulur, gözle görülür tamamı ispatlanmış delillere güvenirler. Delilleriniz hukuk kurallarına uygun bir şekilde mahkemeye sunarsanız istediğiniz şekilde sonuçlanacaktır. Hukuk kurallarına uyulmayan delilleri mahkemeye sunduğunuz takdirde, ceza alan kişi siz olabilirsiniz.