Aldatma Zina Nedeniyle Boşanma Sorusuna Av. Ömer KARTAL şöyle cevap vermektedir.
(Av. Ömer KARTAL’IN web sitesinden alıntıdır.)
TMK Madde 161 Aldatma (zina) Nedeniyle Boşanma ispatı. Evliliklerini bitirmek isteyen çiftler ilgili mahkemelere başvurup boşanmalarına sebep olan gerekçeleri belirterek bu işlemi gerçekleştirebilirler. Kişilerin boşanmalarına sebep olan durumlardan birisi de çiftlerden herhangi birinin bir takım gayri meşru ilişkiler yaşayarak gerçekleştirdiği aldatma (zina) fiilidir. Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma gerekçeleri arasında somut belgelerle ispat edilmesi en güç olan boşanma nedeni de budur. Bunun yanında, aldatılan taraf, mahkeme süreci içerisinde, bu aldatma fiilinin gerçekleştiğine dair kesin deliller getirip ispatlarsa eğer, karşı tarafın tamamen hatalı sayılacağı da bilinmelidir.
Ne Tür Deliller Gereklidir?
Yukarıda da belirtildiği gibi aldatma (zina) fiili gerekçesiyle açılan boşanma davalarında, mutlak bilgiler içeren kesin deliller istenmektedir. Bu delillere örnek olarak: Aldatan tarafın gayri meşru ilişki ile birlikte olduğu bir kimseden çocuk sahibi olması ve bu durumun ilgili nüfus birimlerine yansıması. Bu şekilde var olduğu iddia edilen bir çocuğa ait doğum belgeleri veya hastane kayıtları olması, aldatma delili sayılır ve davayı açan tarafın elini güçlendirir.
Aldatan eş ve onunla birlikte olan kimsenin herhangi bir konaklama tesisine girip çıktıklarına dair belge, fotoğraf video kaydı ya da böyle bir gayri meşru ilişkiyi ispatlayacak içerikte olan yazışmalar, defterler, günlükler; boşanma davasını açan kişinin mahkemeye sunacağı somut delillere örnek olarak verilebilmektedir. Bunların dışında, aldatanın tarafın, böyle bir ilişki yaşadığı iddia edilen kişi ile topluma açık ortamlarda çekilen ve gayri meşru bir ilişkiyi ispatlayacak nitelikte olan resim veya video kayıtları da mahkemenin bahsettiği somut deliller arasındadır. Ayrıca tüm bu delillerin dışında, eğer aldatan taraf bu durumu kabul edip itiraf ediyorsa, yani hukuk diliyle ‘ikrar etme’ durumu varsa, mahkeme heyeti bunu da kabul eder ve boşanma gerekçesi olarak sayar.
Yalnız bu tür durumlarda unutulmaması gereken en önemli nokta şudur: Aldatma (zina) fiilini ispat edecek deliller her ne kadar somut ve kesin olsa da, eğer hukuka aykırı bir şekilde elde edildiği anlaşılıyorsa bu durumda delil sayılmaz ve mahkemeye sunulamaz.
MADDE 161
Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Teknolojinin gelişmesi ve farklı iletişim platformlarının oluşmasıyla artık insanlar pek çok türdeki haberleşme araçlarıyla görüşebilmektedirler. Bu durumun aldatma olaylarındaki yeri de yadsınamaz. Aldatılma olayına maruz kalan kişilerin, eşlerine ait cep telefonlarından ya da eşlerinin üye oldukları Facebook, İnstagram, Twitter gibi sosyal paylaşım uygulamalarından elde ettikleri yazışmalar, boşanma davasını açtıkları ilgili mahkemeye sunulacak deliller arasında sayılamaz. Bunun yanında, aldatılan kişi böyle bir delil elde etmiş ise, 4721 Sayılı TMK 166. Maddesi’nin gereği olan ‘’sadakatsiz davranışlar’’ sebebi ile açılan boşanma davaları çerçevesinde ancak bu delilleri sunabilmektedir. Ayrıca mahkeme heyeti, bu tür delilleri de tek başına değerlendirmeye almaz ve mutlaka bu iddiaları destekleyen başka somut delillere de ihtiyaç duyar.
Bu nedenlerle; Türk Medeni Kanunu’nun 161. Maddesi esas alınarak açılmak istenen bir boşanma davası için, hukuk kuralları çerçevesinde elde edilen somut ve kesin delillerin, belirtilen yasal süreyi aşmadan ilgili mahkemelere teslim edilmesi gerekmektedir. Bu yasal süre; aldatma (zina) eylemini ispatlayan delillerin, zina fiilinin öğrenilmesinden başlamak şartıyla 5 yıllık bir geçerlilik süresi vardır. Ayrıca aldatılan taraf eğer eşini affederse, bu durumda da boşanma davası açma hakkını kullanamaz.
Web sitemizde yayınlanan hukuki makaleler, dilekçeler, hukuki içerik ve bilgiler Sayın avukatların göndermiş olduğu paylaşımlardan, baro dergilerinden, kanun kitaplarından ve hukuki yayın yapan web sitelerinden alınarak okurlarımızla paylaşılan bilgilerdir.
Saygılarımızla İzmir Dedektiflik A.Ş.
İzmirdedektiflik.com içeriğinde yayınlanan Özel Dedektiflik bilgileri Bilal KARTAL tarafından yazılmıştır. Bu yazıların tüm telif hakları İzmir Dedektiflik Hizmetleri A.Ş ye aittir. Tüm yazı ve içerikler aidiyet tescili bakımından elektronik imzalı zaman damgası ile mühürlenmiştir. Sitemizdeki yazı ve içeriklerin yazılı izin alınmadan bir kısmı veya tamamı kopyalanarak başka web sitesi, yazılı ve görsel yayın organlarında yayınlanması durumda FSEK kapsamında işlem yapılarak her türlü yasal haklarımızı kullanarak 5846 Kanun numaralı FiKiR VE SANAT ESERLERİ KANUNU ile TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ UYARINCA hukuki ve cezai yasal işlemler başlatılacaktır. Ayrıca tüm site içeriğinde bulunmakta olan Özel Dedektiflik bilgileri uluslararası DMCA fikir hakları sistemi ile korunmakta olup, web sitemizde yayınlanan makaleleri izinsiz olarak kısmen veya tamamen alıntı yapan değiştirerek yayınlayan tüm web sitelerini Google ve benzeri arama motorları sıralama listelerinden süresiz olarak kaldırmaktadır. Diğer kanun maddeleri hukuki makaleler, dilekçeler, hukuki içerik ve bilgiler Sayın avukatların göndermiş olduğu paylaşımlardan, baro dergilerinden, kanun kitaplarından ve hukuki yayın yapan web sitelerinden alınarak okurlarımızla paylaşılan bilgilerdir. Bu bilgilerin sahiplerinden izinsiz olarak kullanılmasıda yasal sorunlarla karşılaşmanıza neden olabilir. Saygılarımızla.